UYDULAR İLE ARKEOLOJİ

S. Vedat Karaarslan

Uzay yolculuğunun ana hedefi uzayda ilk kez bir yürüyüş denemesi yapmak ve EVA (Extra Vehicular  Activity) adlı aracı kullanarak uzayda hareket yapabilme kabiliyetini denemekti. İlk kez uzayda yürüyen insanlar tarihine geçen bu iki astronot uzayda 4 gün 2 saat kalarak dünyanın yörüngesi üzerinde konumsal manevra yapabilme kabiliyetini test etmişlerdi. (Orbital Attitude Maneuvering System , OAMS)

Gemini, adlı bu uzay aracı 4 kapsülündeki bu iki astronotun diğer görevleri arasında uzaydan ilk kez dünyanın resminin çekilmesi de vardı. Toplam 207 renkli fotoğraf çekmişlerdi. Astronotlar Bu fotoğrafları çekerken, atmosfer yoğunluğunu düşürmek amacıyla pus (haze) filtreleri ile donatılmış Zeiss düzlemli 80 mm f/2.8 lensli 70 mm Hasselblad 500-C kameralar kullanmışlardı. Bu fotoğraflar 1:2.400.000 ölçekli jeolojik, coğrafik ve oşinografik amaçlı olarak kullanılacaktı.

Bu seyahat sırasında aynı zamanda fotoğrafçılıkta bütünsel fotoğraf anlamına gelen ilk kez uzaydan  sinoptik resim çekilmişti. (kısa bir süre için çekilen atmosferik fotoğraflar)

Daha sonraki yıllarda ise NASA'nın misyonu olan Apollo 9 uzay aracı ile ilk kez multispektral fotoğraf çekimi başarılmıştı. Bu fotoğraf makineleri Neil Armstrong tarafından da Ay da fotoğraf çekimi için kullanılacaktı. (Neil Armstrong ile bu konuda olmasa da bir görüşme yapmıştım.) Apollo 9 uzay aracındaki astronotlar İsveç yapımı  4 tane Hasselblad kamera, yer yüzeyi hedefi üzerine odaklanması ile yer yüzeyinden elektromanyetik spektrum olarak yansıyan dalganın kızıl ötesi bölümünü kullanarak algılama yapabilime yeteneğine sahipti. 

Elektromanyetik spektrumun kızıl ötesi kısmı ile çekim yapılarak elde edilen bu fotoğraflar bilim adamları ve özellikle de arkeologların çok büyük ilgisini çekmişti. Bu ilgi daha sonraki yıllarda özellikle sub-orbital yörünge olarak tabir edilen yer yüzeyinden 900 Km yükseklikte uzaktan algılamanın temellerinin atılacağı gelişmiş ülkeler arasında bir uydu fırlatma macerasını başlatacaktı.

NASA'nın arkeolojik alanda kızıl ötesi fotoğrafçılık olarak tabir edilen uzaydan uzaktan algılama ile ilk arkeolojik uygulaması UC Santa Barbara Coğrafya Bölümü'nden Yehuda Kedar 'ın yaptığı çalışmalardır.

Amerika Birleşik Devletleri Oasisamerican geleneğinden gelen 4 prehistorik dönemden bir tanesi olan Hohokam'daki tarih öncesi insanların inşa ettikleri kalıntıların doğrusal özelliklerinin tespit edilmesi için yine aynı yöntemlerle gerçekleştirilmişti. Avrupa'da ise uzaydan uzaktan algılama yöntemleri arkeolojik alanda ilk olarak Hasselblad E1 500 kızıl ötesi ve siyah beyaz fotoğraf filmleri kullanılarak 1969 yılında bir balon üzerinden gerçekleştirilmiştir.

 

18y637erof4k1jpg.jpg

 

George Gumerman ve Thomas Lyons adlı iki bilim adamı 1971 yılında Science Dergisinde

'renkli kızıl ötesi görüntülerin, arkeologlar için tespit edilmemiş hedeflerin bulunmasında gerçekçi bir yol olduğu'

konusunda bir yazı yazarak arkeolojide elektromanyetik spektrumun bu amaçla kullanılmasının önünü açtılar.  Çevreye duyarlı bu film çekme tekniği ile artık arazi üzerinde bulunan taş, duvar, gömülü objeler gibi kalıntıların güneş enerjisini farklı oranlarda emme ve yansıtması prensibine dayalı fotoğraflama tekniği bu tarihten sonra arkeologlar tarafından hızla yayılmaya başlamıştı.

NASA'da uzaktan algılama araçları üzerine bir dizi çalışma 1971 yılından itibaren araştırılmaya başlanmıştı.

ABD'de uzaydan uzaktan algılama yöntemi kullanılarak başlatılan ilk ciddi uydu projesi ERTS (Earth Resource Technology Satellite) programı kapsamında Landsat 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 uyduları 1972-1999 yılları arasında uzaya gönderilmiştir. Aynı yıllar içinde 1973 yılında uzayda ilk kurulan uzay istasyonu Skylab'dan dünyadan 35.000 siyah-beyaz, geniş band renkli ve kızıl ötesi fotoğraf çekildi.  Bu fotoğrafların daha çok jeolojik amaçlı olarak kullanıldığı arkeolojik alanda ise prehistorik dönem sulama kanallarının tespiti amacıyla bir çok proje başlatıldı.   

Günümüzde Landsat uydularından 4/5 ve 7 numaralı olanları aktif olarak kullanılmaktadır. Diğer uydular ile çözünürlüğe göre karşılaştırma yukarıdaki resimde görülmektedir.

Bu uydulardan elde edilen veriler Perl yazılım dili ile yazılmış  CGI (Computer Graphic Imagery) programları kullanılarak  görselleştirme yapılabilmektedir. Landsat uyduları,  Michigan State University tarafından desteklenen    the Global Observatory for Ecosystem Services (GOES)  the Tropical Rain Forest Information Center (TRFIC), bir NASA kuruluşu olan  Earth Science Information Partnership (ESIP) ve yine  NASA'nın bir kuruluşu olan  Upper Midwest Regional Earth Science Applications Center (RESAC)  tarafından ortak çalışma platformu altında çalışmalarını sürdürmektedir.

 

ARKEOTEKNO