TROYA' NIN GÖRÜNMEYEN KAHRAMANLARI: LELEG' LER

S. Vedat Karaarslan

Anadolu' lu Leleg' lerin başkenti, günümüzde Muğla’ nın Bodrum ilçesi tepelerinde bulunan Pedasa' nın adı Hititçe'de 'keçi yolu, ya da patika ' anlamına gelir.  

Yerleşimlerini ulaşımı çok güç ulaşımı olan tepelere yapmakta usta olan ve evlerinin duvarlarını harç koymadan yapmakta usta olan Leleg' ler, arkeolojik yönden incelenmeye değer bir topluluk olarak gizemini hala koruyan bir Anadolu' lu topluluktur.

Troya kralı Priamon’un oğlu Hektor’un kardeşi Lykaon ;

'anam beni kısacık zaman içinde doğurdu, O savaş sever Leleg' lerin kralı, Altes’in kızıdır’

der. (annesi Laothoe).

Bugünkü Efes kenti hem Karia’lılar hem de Lelegler tarafından iskan edilmişti. Strabon Karia' lıları Minos egemenliği altında yaşayan Lelegler olarak tanımlayarak bugünkü Girit’ te (Kreta) oturduklarını daha sonra ise buradan karaya (Anadolu’ya) göçmüş oldukları konusunda söylentilerin olduğunu bildirir. Leleg' ler Troya sonrasında sayılan kabileler içinde en önemli topluluk olarak yer alırdı.      

Özgür yaşamı çok sevmeleri ile ünlü Lelegler Herodot Tarihi’nde yazılanlara göre, tarihte ilk kez savaş başlığının üzerine sorguç konulması, kalkan üzerine işaretler kazınması ve kalkanı tutmak için kulp yapmak gibi günümüze kadar ulaşan savaş aletlerinin ilk kez kullanılmasına yol açmış bir topluluktur.Leleg' lere gelinceye kadar savaş alanlarında kalkanlar kulpları olmadığı için el ile tutulmaz, boyundan geçirilen bir kayışla sol omuz üstüne alınarak kullanılırdı. Dorlar ve İyonlar adalarda yaşayan Karyalıları buralardan sürünce Leleg' lerde Onlarla birlikte Anadolu’ya göç etmiş Karya' lıların içinde yaşayan farklı bir topluluktur.

Strabon, Leleg'lerin Pisidialılar gibi gezgin bir topluluk olarak korsanlık yaparak hayatlarını idame ettiklerini, Avrupa içinde başıboş olarak gezen bir topluluk olarak Troya’lıların deniz aşırı olmayan müttefikleri olarak niteler ve Kreta’dan (Girit) den göç ettiklerini yazar. Strabon Leleg'lerin kutsal başkentleri Pedasos’u Akhilleus tarafından Troya Savaşı sonrasında ‘talan’ edildiğini yazar.

Homeros Kral Altes’ e bağlı Halikarnassos'daki (Bodrum) yalçın kayalar üzerinde kurulu olan Pedasos’u elinde tutan savaş aşığı bir topluluk olarak niteler ve günümüzdeki Antandros' (Edremit/Altınoluk) un da bir Leleg kenti olduğundan bahsederek Assos civarının da bu topluluklara ait olduğunu yazar. Homeros, bölgede fırında ısıtılınca gümüş elde edilen bir topraktan elde edilen eriyiğe bakır katılınca elde edilen ‘dağ bakırı’ nın bir Leleg icadı olduğundan bahseder. Günümüz Assos kentinden doğuya doğru gidilirken karşımız çıkan Küçükkuyu ‘nun eski adı olan kekik kokulu dağları ile ünlü Gargaron antik kenti ve civarları dahi Leleg’lere aitken Akhilleus tarafından buraları talan edildikten sonra Leleg' ler Karia’ya göç ederek Halikarnassos tarafına yerleşmişlerdi.

Ünlü aşıklar ve gladyatörlerin kenti olarak bilinen Stratonikeia’ da (Muğla) antik dönemlerde (m.ö.281-261) bulunan Pedason kenti de bir Milet’e bağlı bir  kent olmasına rağmen ‘kıvrık yaylı’ Lelegler burada da ikamet etmişler günümüzde birçok mezara sahip bir yerleşim olarak göze çarpmaktadır. Samos ve Sakız adaları da bir dönem Leleg' lerin eline geçmişti. Aristo’nun hem yeğeni ve hem de öğrencisi olan Büyük İskender’in Doğu seferi sırasında ‘Doğu Tarihçisi’ olarak atadığı ancak daha sonra doğu geleneklerini eleştirdiği için hapse atılarak orada ölen tarihçi Kallikthenes, Halikarnassos satrapı Mausolos’ un  bugün Bodrum tepelerinde bulunan Pedasa'yı aynı bölgede bulunan altı kentin içine katarak birleştirdiğini bildirmiştir.

Smyrna, yani bugünkü İzmir, Smyrna adlı bir Amazon' un bu bölgeyi alması ile bu adı almış bir yerleşimdir. 

O zaman ki adlandırmada bugünkü Efes’deki Primon tepesinin diğer adı da Lepra Akte’dir.  Bu tepenin arka tarafı ise Trakheia olarak adlandırılırdı. Trakheia ile Lepra Akte arasındaki bu yerleşimde bir Gymnasion vardır ve bu bölgenin Leleg' lerin elinde olduğu Strabon tarafından yazılmaktadır. Demek ki bir Amazon kahramanı olan Symrna sadece İzmir’e adını vermemiş aynı zamanda Efes’in bir bölümü de (Lepra Akte ve Trakheia arası) Leleglerin elinde idi. Bugünkü İzmir’de oturan antik dönem Smyrna’lıarı ise Aiollar tarafından buradan kovularak Kolophon’a sığınmışlar ancak daha sonra geriye dönerek Asteeis Irmağı'nı geçerek bugünkü İzmir’i tekrar geri almışlardır.  (Asteeis Irmağı bugünkü İzmir’ in güneyindeki Kolophon kenti (Bayraklı içinde kalan) ile ilk kurulan Smyrna/İmir arasındaki bir derenin adıdır.) 

Daha önce Rodos Kralı Tlepolemus’u öldüren ve Troya Savaşı sırasında Akhilleus’un yeğeni Patroklos tarafından öldürülen Likya Kralı Sarpedon, bugünkü Girit’te bulunan Miletos kentine izafeten bu kentten getirdiği sürgünleri aynı ad ile kurduğu ve Leleglerin elinde bulunan bugünkü Miletos’da iskan etmişti. 

Aynı Sarpedon Troya Savaşı sırasında Hektor’a güç ve cesaret vermek için

‘Ben ta uzaktan geldim, Anaforlu Xanthos’dan uzak Lykia’dan. Karımı, çocuğumu koydum orada, yoksulların göz dikeceği bir sürü mal mülk koydum, savaşa sürüyorum Lykia’lıları yine de kendim en öndeyim işte bak’

diyerek Troya’nın Akhalara karşı üstün gelmesini diliyordu.  

O Xanthos ki (Fethiye/Antalya), halkı, kenti Perslere vermemek için çocuk ve kadınlarını öldürdükten sonra yabancı güçlerin boyunduruğuna girmemek için antik çağda topluca intihar etmiş bir kent olarak bilinirdi. (yukarıdaki resim)

ARKEOTEKNO