MÜZİĞİN RENGİ

S. Vedat Karaarslan Arkeolog- Y.Mühendis

Bebeklerin kontrastı yüksek resimlerden daha çok hoşlanması, ergenlik öncesi yaştakilerin daha parlak birincil ve ikincil renkleri tercih etmesi, gençlerin daha karmaşık renkleri tercih etmesi, yetişkinlerin daha yumuşak renkleri ve nihayet olgun çağdaki insanların mavi, yeşil, pembe ve mor renkleri tercih etmesindeki temel neden renk ile beyin arasındaki ilişkinin var olduğunu ortaya koyar.

Siyah rengin güç, otorite ve büyüleyici özelliği, kırmızı rengin güç, sarı rengin samimi ve mavi rengin ise profesyonelliği gösterdiği psikolojik davranış modeli içinde renklerin ses ya da müzik ile de ilişkisi bulunur.

Bu durum 'müziğin rengi' olarak tanımlanabilir.    

Renk ile müzik notaları arasındaki ilişki de insan beyni için çok ilginç etkileyici bir yapı sunar.

Dussaud bu ilgiyi yedi müzik notası ile renk spektrumu arasındaki ilişkiyi temel nota grubu olan do, mi, sol notalarını kırmızı, sarı ve maviye tekabül ettiğini söyler. Tamamlayıcı notalar olan re, fa, la ve si notaları ise sırasıyla turuncu, yeşil, lacivert ve mor renklerine karşılık gelir.

Bu yaklaşım dünyanın dönüş anında çıkarmış olduğu si notası frekansına eşit olduğu için bu notaya karşılık gelen mor renginin neden farkındalık rengi olduğunu ortaya koyar.

Notaların insan DNA zinciri içinde protein zincirinin titreşimine verebileceği direncin sınırı ile ilgili bir zorlama ve rahatlama sağlandığı da ispatlanmış bir durumdadır.

DNA onarımını sağlayan 528 Hertz değeri MI (Miracle) ve ilişkileri düzenleyen 639 Hertz ise Fa (Family) olarak  olarak bilinir.

UCLA' dan Dr. Ian A. Cook  antik çağlardan kalan bir mabet içinde denekler ile yapmış olduğu deneylerde 110 Hertz değerinde insan beyninin konuşma bölümünün çalışmadığı diğer bir deyişle deaktivite olduğunu, empati, sosyal davranış ve mizaç karakterinin ise açıldığını ortaya koymuştur. Bu özelliği kullanan şamanların 110 Hertz de üfledikleri pututu adlı düdükler ile beyni deaktive ederek ayine katılan bireyleri beyinlerini çalışmaz hale getirerek onları transa geçirirlerdi.

Müzik kompozitörleri müzikal titreşimleri aminoasit ve nukleotidlere yükleyerek bu müzikleri bir MIDI üzerinden DNA lardan dinlemişlerdir. Bu alanda yapılan bir çalışma DNA yı müziğe dönüştürmek için Galler Üniversitesi'nden biyolog Ross King ve müzisyen Colin Angus tarafından geliştirilen ProteinMusic programı ile kullanıcılar kendi DNA larının müziklerini dinlemişlerdi.  

Hastalık olup olmadığı tartışmalı olan renklerin görülebildiği ve kokusunun hissedilebilmesi olarak tanımlanan renkleri duyma ve sesleri görme bilimi olarak adlandırılan duyuların karışık hale geldiği bir rahatsızlık olam Sinestezi, insanın renk-sayı-koku-titreşim arasındaki ilişkiyi en iyi tanımlayan bir zihinsel bilinçli bir davranış biçimidir. Beynin aşırı elektrik sinyalleri ürettiği epilepsi hastalığında orantısal olarak sinestezi rahatsızlığına yol açtığı görüldüğünden bu rahatsızlığın da beynin aşırı bir elektriksel yüklenmesi olarak ortaya çıkabileceği söylenebilir.  

Astrologlar bunu daha da ileriye götürerek gezegenler-renkler ve ses arasında kozmolojik bir ilişkiyi ortaya koyarlar ki bu bence de doğru bir yaklaşımdır.Örneğin Neptün gezegeninin metan gazı gezegenin mavi renkli olarak görünmesine neden olur ki, antik çağlarda Roma'da mitolojik olarak su ve deniz ile ilişkilidir. İtalya'da birçok Neptün çeşmesinin olmasının nedeni de bu mitolojik öyküye dayanır.  

Çünkü bir odunun ateşte yanması sırasında ortaya çıkan alevin renk tayfını izleyerek devam etmesine benzer şekilde insanında ruhsal zekâsını etkileyen ve adına aura dediğimiz elektromanyetik bir ortamda aynen bir odunun yanması sırasında ortaya çıkan bu renk tayfı dizisini bulabiliriz.

Isı ile renk arasındaki bu ilişki renklerin sıcak ve soğuk renk olarak iki temelde incelenmesini de ortaya çıkarmış ve bu durum insan davranışlarının modellemesinde kullanılmıştır.

Jean Baudelaire ise renkler, sesler, tatlar ve kokular arasında büyükten küçüğe doğru bir oran olduğunu aşağıdaki Correspondences (mektuplar) adlı eserindeki dizeleri gibi şiirleriyle betimlemiştir.

Uzaktan bir sesin yankıları

Birlik içinde derin ve yeniden

Gece gibi sınırsız ve ışık

Ses, koku ve renk uyumu

ARKEOTEKNO